CHP'li Zahide Kurun: Geçim derdi aile içi şiddeti doğuruyor

Politika 27.12.2024 - 10:44, Güncelleme: 27.12.2024 - 10:53
 

CHP'li Zahide Kurun: Geçim derdi aile içi şiddeti doğuruyor

Cumhuriyet Halk Partisi, 28 Aralık Cumartesi günü Ankara’da asgari ücret mitingi gerçekleştirecek. CHP İzmir İl Örgütü de tam kadro mitingde yerini alacak. CHP İzmir İl Kadın Kolları Başkanı Zahide Kurun, “22 bin bandında olan bir asgari ücretin nefes almaya bile yeterli olmadığını hepimiz biliyoruz. Bu nedenle sadece asgari ücretle geçinmeye çalışanlar değil, hepimiz tepki koymalıyız ”dedi.
ÇİĞDEM ÖZEN / BEN HABER 2025 yılı asgari ücretin 22 bin 104 TL olarak açıklanmasının ardından işveren kesimi rakamdan memnuniyet duyarken, emekçi çalışan kesim geçinebilmenin hesaplarını yapmaya başladı. Muhalefet kanadında yer alan siyasi partilerden ücrete tepkiler gelirken, CHP bir adım öteye taşıyarak miting gerçekleştiriyor.  “YAŞAMAK SADECE KARIN DOYURMAK DEĞİL” CHP İzmir İl Kadın Kolları Başkanı Zahide Kurun, 28 Aralık Cumartesi günü SAAT 13.00'te Ankara Tandoğan Meydanı’nda asgari ücret mitingine toplumun her kesimi için katılacaklarını söylerken, “Yoksulluk kadının üzerinde ve toplumsal anlamda dejenerasyona sebep olan bir durum. Çünkü 22 bin bandında verilen bir asgari ücret yoksulluk sınırının değil, açlık sınırının çok çok altında olan bir rakam. Bu ücretle insanın iyi koşullarda yaşayabilmesi, çocukların yatağa aç girmemesi, okula giderken yanına beslenme çantasına çocuklarımızın yiyecek koyabilmek, kadınlarımızın mutfakta tenceresinin kaynaması, babaların işinden eve gelirken elinde poşetlerle gelebilmesi çocuklarına yemek getirebilmesi için tepkimizi göstereceğiz. Çünkü yaşamak sadece karın doyurmaktan ibaret değildir. Sosyal hayata katılım, kendinizi güvende hissetme konusunda hiçbir anlamda yeterli olmayan bir süreç yaşıyoruz” dedi. “GEÇİNME SORUNU AİLE İÇİ ŞİDDETİ DOĞURUYOR” Elektriği, suyu, faturası, kirası şu anda asgari ücretin üzerinde ödenen kiralarda asgari ücretli bir geçim sağlamak ne kadar mümkündür, toplumsal olarak bunun hepimiz imkansız olduğunun farkındayız. 22 bin bandında olan bir asgari ücretin yaşamaya değil, nefes almaya bile yeterli olmadığını hepimiz biliyoruz. Bunun tepkisini de sadece asgari ücretle geçinmeye çalışanlar değil, toplumsal olarak hepimiz tepki koymalıyız diye düşünüyorum. Çünkü bu sadece asgari ücret alan kişileri değil, harcayamadığımızda bütün kesimi etkileyen bir durum oluyor. Alım gücümüzü etkiliyor, kira ödeyemediğimiz takdirde barınma ihtiyacımızı etkiliyor, okulda çocuğumuz tam eğitim alamıyor, yeterli ve dengeli beslenilmediği için başarı oranı düşüyor. Dengeli ve sağlıklı beslenemediğimiz için sağlığımız etkileniyor ama yeterli bir ücret alamadığımız için doktora da gidemiyoruz. Ve hepsinin ötesinde geçinme sorunu aile içi şiddeti doğuruyor. Yani baktığımızda aslında bu yoksulluk silsile halinde ekonomiden sağlığa, eğitimden şiddete tam bir döngü halinde insanları yozlaşmaya, yalnızlaştırmaya ve toplumsal bir çöküntüye sebebiyet vermiş oluyor.” şeklinde ifade etti.
Cumhuriyet Halk Partisi, 28 Aralık Cumartesi günü Ankara’da asgari ücret mitingi gerçekleştirecek. CHP İzmir İl Örgütü de tam kadro mitingde yerini alacak. CHP İzmir İl Kadın Kolları Başkanı Zahide Kurun, “22 bin bandında olan bir asgari ücretin nefes almaya bile yeterli olmadığını hepimiz biliyoruz. Bu nedenle sadece asgari ücretle geçinmeye çalışanlar değil, hepimiz tepki koymalıyız ”dedi.

ÇİĞDEM ÖZEN / BEN HABER

2025 yılı asgari ücretin 22 bin 104 TL olarak açıklanmasının ardından işveren kesimi rakamdan memnuniyet duyarken, emekçi çalışan kesim geçinebilmenin hesaplarını yapmaya başladı. Muhalefet kanadında yer alan siyasi partilerden ücrete tepkiler gelirken, CHP bir adım öteye taşıyarak miting gerçekleştiriyor. 

“YAŞAMAK SADECE KARIN DOYURMAK DEĞİL”
CHP İzmir İl Kadın Kolları Başkanı Zahide Kurun, 28 Aralık Cumartesi günü SAAT 13.00'te Ankara Tandoğan Meydanı’nda asgari ücret mitingine toplumun her kesimi için katılacaklarını söylerken, “Yoksulluk kadının üzerinde ve toplumsal anlamda dejenerasyona sebep olan bir durum. Çünkü 22 bin bandında verilen bir asgari ücret yoksulluk sınırının değil, açlık sınırının çok çok altında olan bir rakam. Bu ücretle insanın iyi koşullarda yaşayabilmesi, çocukların yatağa aç girmemesi, okula giderken yanına beslenme çantasına çocuklarımızın yiyecek koyabilmek, kadınlarımızın mutfakta tenceresinin kaynaması, babaların işinden eve gelirken elinde poşetlerle gelebilmesi çocuklarına yemek getirebilmesi için tepkimizi göstereceğiz. Çünkü yaşamak sadece karın doyurmaktan ibaret değildir. Sosyal hayata katılım, kendinizi güvende hissetme konusunda hiçbir anlamda yeterli olmayan bir süreç yaşıyoruz” dedi.

“GEÇİNME SORUNU AİLE İÇİ ŞİDDETİ DOĞURUYOR”
Elektriği, suyu, faturası, kirası şu anda asgari ücretin üzerinde ödenen kiralarda asgari ücretli bir geçim sağlamak ne kadar mümkündür, toplumsal olarak bunun hepimiz imkansız olduğunun farkındayız. 22 bin bandında olan bir asgari ücretin yaşamaya değil, nefes almaya bile yeterli olmadığını hepimiz biliyoruz. Bunun tepkisini de sadece asgari ücretle geçinmeye çalışanlar değil, toplumsal olarak hepimiz tepki koymalıyız diye düşünüyorum. Çünkü bu sadece asgari ücret alan kişileri değil, harcayamadığımızda bütün kesimi etkileyen bir durum oluyor. Alım gücümüzü etkiliyor, kira ödeyemediğimiz takdirde barınma ihtiyacımızı etkiliyor, okulda çocuğumuz tam eğitim alamıyor, yeterli ve dengeli beslenilmediği için başarı oranı düşüyor. Dengeli ve sağlıklı beslenemediğimiz için sağlığımız etkileniyor ama yeterli bir ücret alamadığımız için doktora da gidemiyoruz. Ve hepsinin ötesinde geçinme sorunu aile içi şiddeti doğuruyor. Yani baktığımızda aslında bu yoksulluk silsile halinde ekonomiden sağlığa, eğitimden şiddete tam bir döngü halinde insanları yozlaşmaya, yalnızlaştırmaya ve toplumsal bir çöküntüye sebebiyet vermiş oluyor.” şeklinde ifade etti.

Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.