Bıçak parası soruşturmasında profesöre tutuklama
Bıçak parası soruşturmasında profesöre tutuklama
İçeriği Görüntüle

TÜRK-İŞ İzmir 3.Bölge Başkanı Hayrettin Çakmak, basın mensuplarıyla bir araya gelerek bu yıl içerisinde neler yaptıklarını ve önümüzdeki sene içerisinde neler yapacaklarını paylaştı. Konuşmasına bugün İzmir’in Balçova ilçesinde polis karakoluna gerçekleştirilen hain saldırı sonucunda şehit olan iki polisimize rahmet dileyerek başladı.

TÜRK-İŞ Başkanı açıklamaları şu şekilde;

“PAMUKKALE ÜNİVERSİTESİ’NDE İLK KEZ GREVE ÇIKTIK”
“4 yıldır görevimizin başındayız, takvim yetmiyor ulaşmak çok zor, yoğun bir ülke gündemi var. Kamu çerçevesi toplu sözleşme yılıydı, bu bütün sendikaların toplu sözleşme yılıydı, o nedenle hep sahadaydık. Bölgemizde de grevler vardı, olumlu ve olumsuz sonuçlanan grevler vardı. 22 tane basın açıklaması yaptık, 26 adet emek dünyası için emek toplantısı yaptık. Pamukkale Üniversitesi’nde büyük rantı kırarak grev kırdık ve 22 gün devam ettirerek başarılı sonuç aldık. Pamukkale Üniversitesi’nde ilk kez greve çıktık. Mevsimlik işçilerimizin sıkıntılarının olduğu bölgelerde 45 gün grev yaptık ve burada da güzel sonuçlar aldık.”

“22 BİN TL ASGARİ ÜCRET İLE HİÇBİR ÜLKE KALKINAMAZ”
“Bu yaz bizim sıkıntılarla dolu geçti, hem doğadan dolayı hem de işverenlerden dolayı yandık. Her alanda çalışan bizim işçimiz, hepimiz ortak değerde sıkıntılarımız var. Bizim ülkeyi yönetenlerden dolayı sıkıntılarımız var. Örgütlenmenin önünde çok büyük engel var. Bu sıkıntılar nasıl çözülecek bilmiyoruz, artık çalışma heyetiyle ilgili yeni yasa çıkmalı, yetki süreleri kısaltılmalı ve bu ülke kalkınmalı. 22 bin TL ile hiçbir ülke kalkınamaz. 22 Bin TL’lik evde 750 TL internet olamaz. Buna kimse sesini çıkarmıyor, ancak siyasi görüşler konuşuluyor. Bunları bu dönem sürekli gündemde tutacağız. Asgari ücret yoksulluk sınırı 88 bin TL olduğu bir ülkede, asgari ücret 22 bin 102 TL. İşveren asgari ücretten bin tl fazla verip asgari ücret çalıştırmıyorum diyor, bu ülke nasıl kalkınacak. İşçi, çiftçi kazanamadığı sürece bu ülke refah bir döneme kavuşamaz. “

“İŞÇİ ARTIK BELEDİYEDE ÇALIŞIYORUM DİYEMİYOR”
“İzmir’deki toplu sözleşmelerde sendikalar kendi içinde yapmış olduğu anlaşmalardan dolayı sıkıntılar yaşandı. DİSK’te söylemler çok kötüydü. İşçinin maaşı ülke genelinde konuşulur hale getirdi. Bu sıkıntılar yaşandı. Belediye başkanımız üstüne üstüne gitti, kendi partisinde yaşanan sıkıntıları bizlere yansıtmaya çalıştılar. Kazanan yine emekçi ve emek tarafı oldu. 127 arkadaşımız daha işten çıkarıldı, bu süreçler işçi sınıfının moralini bozdu. İşçi ben belediyede çalışıyorum diyemiyor. Çünkü sokakta sen bu kadar maaş alıyorsun diye tepki yağıyor. Bu maaşlar bize az bile… Bu insanlar dağ başlarında çadır mı kursun, aldığımız maaşın yüzde 51’i barınmaya gidiyorsa bu ülkede büyük sıkıntı var demektir. Bu ücretler yetmediği sürece daha kötü günler göreceğiz, mutlu olma şansımız yok”