Nature Immunology dergisine kapak olan araştırmasına ABD Sağlık Bakanlığı'nın 1.8 milyon dolar destek verdiği Doç. Dr. Eskan, "İlacın bir yıl içinde kullanıma sunulacağını umuyoruz" dedi.
Amerika'da tıp araştırmalarının duyurulduğu en prestijli dergilerden Nature Immunology, Mayıs ayı sayısında tarihinde ilk kez bir diş hekiminin çalışmasına yer verdi. Bu diş hekimi, çalışmalarını 2005 yılından bu yana Kentucky Eyaleti'ndeki University of Louisville'de sürdüren Türk bilim adamı Doç. Dr. Eskan olurken, dergi, araştırmayı 'ayın en iyi yayını' seçerek kapağından duyurdu.
Parlak bir eğitim geçmişine ve kariyere sahip olan Doç. Dr. Mehmet Akif Eskan, diş dokusunu çevreleyen yumuşak (diş eti) ve sert (çene kemiği) dokularının iltihaplanmasının yetişkinlerin yaklaşık yüzde 15'inde diş kaybına neden olan bir kronik durum olduğunu, bundan yola çıkarak 2.5 yıl önce ekibiyle araştırma başlattıklarını söyledi. Diş eti hastalıklarının sadece diş kaybına yol açmadığı, aynı zamanda erken doğum, üst solunum yolu veya kalp rahatsızlıklarına da neden olduğunun bilindiğini vurgulayan Doç. Dr. Eskan, "Araştırmamızda sadece diş eti iltihapları değil yaşlanma ile artan kronik iltihabi hastalıklar mercek altına alındı" dedi.
Doç. Dr. Mehmet Akif Eskan, bu araştırmanın sonucunda kronik iltihabi hastalıkların, 'Del-1' adlı vücudun kendi salgıladığı protein tarafından tedavi edilebileceğini ortaya koyduklarını belirterek çalışması hakkında şu açıklamayı yaptı:
"Kan dolaşımındaki beyaz küre hücrelerinin en çoğunu oluşturan nötrofil hücrelerinin, iltihabi reaksiyonlarda önemli rol oynadığı çok iyi biliniyor. Bu hücrelerin önemli bir özelliği sadece iltihaba neden olan faktöre karşı değil aynı zamanda da etrafındaki sağlıklı dokuların da yıkımına yol açmasıdır. Yani iki ucu keskin kılıç gibidir; azlığında vücut yeterli cevap veremez, çokluğunda ise etrafındaki sağlıklı dokulara hasar verir. Dolayısıyla bu beyaz kan hücrelerinin kontrollü bir şekilde çalışması insan sağlığı için çok önemlidir. Aksi takdirde akut olan iltihabi reaksiyonlar zamanla kronik hal alır ve kanser veya bazı bağışıklık sistemi hastalıkları gibi ciddi hastalıklara yol açabilir. Araştırmamızla, dünyada ilk kez bu nötrofillerin iç etkenler tarafından nasıl kontrol edildiğini ve bu kontrol mekanizmasında çok kritik bir rol oynayan Del-1 adlı proteinin yaşlanmayla miktarının azaldığını açıkça gösterdik. Bu çalışma sadece diş eti dokuları tedavisi için değil, aynı zamanda diğer pek çok sistemik kronik iltihabi hastalıkların (multiple sclerosis, romatoid eklem hastalığı ve kronik bağırsak iltihabı hastalığı gibi) tedavisi için de bir ümit ışığı yaktı. Del-1 adlı proteinin en önemli özelliği endojenik olmasıdır. Yani vücudun kendi yaptığı bir protein olması ve enjekte edilen yerde etkisini lokal olarak göstermesidir. Günümüzde kronik iltihabi hastalıkların tedavisinde kullanılan ilaçların çeşitli yan etkileri var. Vücudun kendi proteini olduğu için Del-1 proteini ile tedavide böyle yan etkiler olmayacak."
Doç. Dr. Mehmet Akif Eskan, ilk çalışmaları fareler üzerinde yaptıklarını, Del-1 proteininin nötrofillerin trafiğini kontrol ettiğini gösterdikten sonra insan çalışmalarına başladıklarını söyledi. Farelerdeki Del-1 proteini ile insanlardaki Del-1 proteininin yüzde 96 oranında benzerlik gösterdiğini saptadıklarını belirten Doç. Dr. Eskan, "İnsanlar üzerinde yaptığımız çalışmalarda aynı etkiyi görmemiz çalışmalarımıza hız kazandırdı. Bu çalışmaların devam edip kısa sürede sonuçlandırılması için ABD Sağlık Bakanlığı araştırmamıza hem manevi hem de 1.8 milyon dolar maddi destekte bulundu. İlacın bir yıl içinde kullanıma sunulacağını umuyoruz. Böylelikle halen romatizmal, bağırsak iltihabı gibi hastalıklarla mücadele eden hastalara büyük yararımız dokunacağını ümit ediyoruz" dedi.