Bu aralar İzmir’in düşman işgalinden önce ve sonra gelişen olaylarıyla ilgili anı kitaplarını çok fazla okuyorum.
İzmir ve çevresinde yaşayan insanların yaşam biçimleri, çeşitli halklara ait iç içe geçmiş ilişkileri, Yunanlıların gelişiyle bölünmüş yaşamlar, fikir farklılıklarına rağmen birbirlerine olan saygıları…
Okuduğum her kitapta farklı yaşamlar... Tarih bilgisi yanında yarım kalmış aşklar, savaşın başlamasıyla yetim kalan çocuklar, açlık, yerlerinden evlerinden koparılan insanlar...
Türkiye’nin en hareketli ve insan ırkının en farklı olduğu bölgesi İzmir... Rum, Ermeni, Levanten, Gürcü, Göçmen, Türk... Urla, Seferihisar, Bornova, Karşıyaka ve diğer İlçeler... Her ilçe ve evde yaşananlar, ANILAR.!!!!
İZMİR.!!! Yurdumun incisi Güzel İzmir. 9 Eylül İzmir’imizin kurtuluşu.
Yıllardır oturduğum Balçova’dan Seferihisar’a taşındım. Bahçeli evler, komşuluk ilişkilerinin bahçeden bahçeye seslenileceğini düşündüğüm şirinmi şirin bir bölge...
Evin tadilatı sırasında ilk hayal kırıklığı... Şikayetler, selamsız geçen insanlar.!!!!!
Öksüz evlat gibi taşınmanın ardından yavaş da olsa kurulan ilişkilerle birlikte ufak ufak komşu kavgaları...
HAYIR diyorum... Ben 'asla kavga etmem'. Burada oluşan bu yapının değişmesi gerekiyor.
Önce yan komşuya “Günaydın” diyorum. Yanıt: “Sizinle konuşmuyorum”.
Nedenini sormuyorum, sessizce içeriye giriyorum. Nedeni sonra anlaşılıyor. Evin önceki sahipleriyle yaptıkları kavgayı bizimle de devam ettirmek istemiş.
Kapıya zabıta geliyor. Karşı komşu tarafından şikayet olduğu belirtiliyor.
Bahçeye dikilmemesi gereken, tehlike içeren ve izin alınarak kesilmesi onaylanan orman ağaçlarını kestirdiğim için ağaç katili ilan ediliyorum. Oysa daha bir gün önce Urla Emniyet bahçesinde aynı cins ağaç devrilerek ciddi bir kaza yaşanmış, önlem almak için bahçedeki ağaçları içim acıyarak kestirmiş, yerine meyve ağaçları dikmiştim. Komşum yıllar önce benim satın aldığım bahçeye orman ağaçlarını dikmiş hak iddia ediyor.
Gülümsüyorum...
Evime yerleştim ve artık yoldan geçen, selam veren insan sayısında artış var.
Diğer yan komşum ve onun yanındakilerle sıcak, sevgi dolu ilişkiler...
Biraz ileride yeni satın aldıkları evin bahçesinde genç bir çift...
Bahçeyi sularken satılık ev arayan bir araba duruyor. Komşuluk ilişkilerini soruyor. Uzaktan karşılıklı genç çiftle ve diğer bir komşuyla el sallayarak selamlaşırken lütfen gelin diyorum.
Bizler değiştireceğiz. Bizler, birbirimizin sıkıntılı ve güzel günlerinde yardıma koşacağız.
ESKİ günlerde olduğu gibi. Levanten’i, Rum’u, Ermeni’si, Türk’ü, Göçmen’i...
9 EYLÜL’ÜMÜZ KUTLU OLSUN...