BEN HABER - Tören öncesi İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Dr. Cemil Tugay, Bayraklı Belediye Başkanı İrfan Önal, CHP İzmir Milletvekili Ednan Arslan, CHP İzmir İl Başkanı Çağatay Güç, çok sayıda ilçe belediye başkanı, CHP Bayraklı ilçe başkanı Münir Demir, AK Parti Bayraklı İlçe Başkanı Tarkan Düzman ve depremzede deprem anıtına karanfil bıraktı, depremin acısı bir kez daha paylaşıldı.
"ELEŞTİRİLİYORSANIZ, KENDİNİZİ SORGULAMALISINIZ"
Bayraklı ve Bornova’daki riskli binaların durumu, kentsel dönüşüm süreci ve kaynak ihtiyacı konularına değinerek, kentsel dönüşümün önündeki engelleri ve belediyelerin çabalarını kamuoyuna aktaran İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Cemil Tugay, konuşmasında vicdan ve sorumluluk çağrısı yaparak, “Bir daha benzer felaketleri yaşamamak için bir az önce dua ettik. Ancak bu işler dua ile olmuyor. Canlı olarak o olayın acısını yaşayan ve 5 yıldır acısı dinmeyen pek çok insan var. Bir şeyi eleştireceksek o eleştirinin karşısına kendimizi de koyalım. Kim nerede hata yaptıysa kabul etsin. Kimse burada samimiyetsiz olmasın. Burada 30 Ekim depremini yaşadıktan sonra bu ülkede 6 şubat depremi oldu. Buradaki kaybettiğimiz canların hangi partiden olduğunu sorduk mu? Deprem kimi etnik kökenine, partisine göre ayırıyor? Herkes aynı acıyı hissediyor. Bazı şeylerin siyaseti olmaz. Çöpün bile siyasetini yapanlar var. Eleştiriliyorsanız bu eleştiri bana mı yapılıyor diye sormak zorundasınız."
"DEVLETİN HER ŞEYE GÜCÜ VAR, BUNA MI YOK"
Tugay, "Hangi evde mevzuat eleştirisi varsa o yapılmalı. Deprem oldu ya da olmadan önce kentsel dönüşüm ihtiyacı var. O kentsel dönüşüm için ne gerekli hepimiz biliyoruz. Kaynak lazım. Bayraklı’da ve Bornova’da 100 bine yakın bina tarandı. Sonunda envanter çıktı. 4 bine yakın bina riskli çıktı. Ya o binalar riskliyse ve deprem olursa ve yıkılırsa. Belediyelerimiz yazılarını yazdı ve ev sahiplerine gönderdi. İnsanların binası riskli çıkarsa evini boşaltıp yeni ev bulmaları lazım. Şehir Plancıları Odası bir açıklama yapmış ve böyle bir kentsel dönüşüm olmaz diyorlar. Ne alt yapısı, ne sosyal donatı alanlar kaldı diyorlar. Ama biz bunu yapmak istemiyoruz ki. Burada deprem oldu ve burayı afet bölgesi ilan edilmedi. Dayanıksız yapının dönüşümü için çözüm, emsal artışı, imar değişikliği midir? Devletin her şeye gücü var ama buna mı yok? Dünya bankasının kredisinden yararlanmadılar diye eleştiri yapılmış bugün. Belediye bunu alamasın ve halk ile arası iyi olmasın diye uğraşıyorlar. Niye dünya bankasının kredisini kullandırmıyorsunuz. Böyle ülke yönetilir mi? İnsanlar nasıl kurtulacak. Konu insanın canı ve sağlığı ise burada kentsel dönüşüm için kaynak sağlayacaksınız, mecbursunuz. Kaynak için yetki elinizde. Dönüştürelim diyorsunuz ama hangi para ile nerede rezerv konular? Kapılar arkasında bizim hakkımızda konuşuyorsunuz diyorlar. Al işte bunu konuşuyoruz. Kimse ile başka bir şey konuşmuyoruz. Rant sağlayalım, para verin diye değil kentsel dönüşüm için konuşuyoruz. Böyle zamanlarda vicdanımızla konuşacağız. Ben o kadar üzgünüm ki, anlatamam. Kaybettiğimiz insanların ailelerimi yakından gözlemledim. Onlara yürekten sabır diliyorum. İnsanın elinden bazen gerçekten bir şey gelmiyor. O acı insanın canını sızlatıyor. Bu konuşmanın içinde siyaset yok, çağrı var. Rol yapmayın, kandırmaya çalışmayın. Herkes için ne yapmanız gerekiyorsa yapın. Önümüzdeki görev döneminde bir şey yapmıyorsam söyleyin yapayım. Olayın bizimle başlamadığını ve bizimle bitmediğini bilin. Deprem master planı, afet durumuyla ilgili eylem planı gibi çalışmalar yaptık. Yapamadıklarımız için kimse muhattap ona başvurmaktan başka bir şey yapamıyoruz" dedi.
GÜÇ: ASIL YIKIM BİNANIN ÇÖKMESİ DEĞİL VİCDANIN ÇÖKMESİDİR
Sadece binaların değil, vicdanların da sınavdan geçtiğini vurgulayan CHP İzmir İl Başkanı Çağatay Güç, “Bazen hayatın gerçeklerinden uzaklaşıyoruz. Ben bir inşaat mühendisiyim ve çözülemeyecek inşaat yoktur. Ekonomik zorluklardır. Bu da iktidardan kaynaklı. O gün bu şehir yıkıldı ama İzmir’in dayanışması yıkılmadı. Aynı yemeği, aynı battaniye paylaşıldı. Bu ülkede binalar çöküyor ama sorumlular hiç yargılanmıyor. Arsaların metrekare değerleri konuşuluyor. Geldiğimiz noktada insanlar artık tabutta yaşamaya mahkum hale getirildi. Devletin görevi vatandaşa beton değil güvenli ev sunmak. Taşıdığımız sorumluluğu hatırlıyoruz. İzmir dayanışmanın gücü ile yeniden hayatta kalkacak. Ancak asıl yıkım binanın çökmesi değil vicdanın çökmesidir. Kaybettiğimiz tüm yurttaşları rahmetle anıyoruz” diye konuştu.
ÖNAL: O GÜN İZMİR’İN KALBİ DURDU
30 Ekim 2020’de yaşanan İzmir depreminin beşinci yıldönümünde yaptığı konuşmada Bayraklı Belediye Başkanı İrfan Önal, “5 yıl önce sadece bir toprak, binaları değil hepimizin hayatını alt üst etti. Bayraklı bir anda değişti. İzmir’in kalbi durdu. Biliyoruz ki bir daha aynı acıları yaşamamak için omuz omuza çalışıyoruz. Bayraklı’nın yüzde 73’ü depreme dayanıksız. Kendi acı gerçekliğimizi biliyoruz ama imkan olmadığı için o evlerde yaşamaya devam ediyoruz. Deprem yalnızca mühendisin değil vicdanın da sınavıdır. Bu akıl ile vatandaşın rahatlıkla yaşayabileceği Bayraklı için çalışıyoruz. Binalar yeniden yapılır, yollar onarılır ama acı kaybın yeri dolmaz. Daha dirençli kent için çalışmaya devam edeceğiz. Bugün burada sessiz ama güçlü dayanışmadan ötürü teşekkür ediyorum. Unutmadık, unutturmayacağız” dedi.
“İZMİR YÜZÜNÜ GÜNEŞE DÖNECEK”
İZDEDA Başkanı Haydar Özkan konuşmalarında, “Her hüzünlü, hem mutlu, hem huzurluyuz. Büyük felaketin üzerinden beş yıl geçti. O gün 117 can kaybettik. Sadece gözyaşı dökmüyor, onları unutturmamak için buradayız. Komşusuna koşan binlerce insan. Sabahlara kadar mücadele edenler sayesinde depremzedeler haklarını kazandı. Devletimiz 5 bin konut inşa etti. Belediyelerimiz ise halk konut ile bin 500 konuta imza atıyor. Nefeslerini eksik etmedikleri için teşekkür ediyoruz. Cemil Başkan’a Halk Konut konusunda bizi hiç yalnız bırakmadığı için teşekkür ediyoruz.Bayraklı Belediye Başkanı’mıza da teşekkür ediyorum. Bu süreçte hem vatandaşların hakların korunmalı hem de müsaitler süreci doğru şekilde yönetmeli. Dört yıl sonra gelen konut kredisi umut ışığı oldu. Bu şehir güvenli, adil olcak ve bir daha aynı acıyı yaşamayacak. İzmir her zaman olduğu gibi yüzünü güneşe dönecek” diye konuştu.